Sigorta Aracılarının BSMV Mükellefiyeti Sigorta Şirketleri Tarafından Yerine Getirilecek
5766 sayılı Kanun’un 25. maddesiyle Gider Vergileri Kanunu’nun 30. maddesine eklenen yeni bir hüküm ile sigorta aracıları tarafından yapılan sigorta işlemlerine ilişkin BSMV’nin mükellefinin de sigorta şirketleri olacağına hükmedilmiştir. Yapılan bu değişiklik, yetkili acenteler tarafından tanzim edilen poliçelere ilişkin BSMV’nin de beyan ve ödeme mükellefiyetinin sigorta şirketlerine geçmesi anlamına gelmektedir.
Konu : Sigorta aracılarının BSMV mükellefiyeti sigorta şirketleri tarafından yerine getirilecek.
Özet : 5766 sayılı "Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" 04.06.2008 tarihinde TBMM?de kabul edildi. Kanun?un sigorta şirketleri, acenteler ve brokerler açısından önem arz eden hükümleri bu sirkülerimizin konusunu oluşturmaktadır.
5766 sayılı Kanun?un 25. maddesiyle Gider Vergileri Kanunu?nun 30. maddesine eklenen yeni bir hüküm ile sigorta aracıları tarafından yapılan sigorta işlemlerine ilişkin BSMV?nin mükellefinin de sigorta şirketleri olacağına hükmedilmiştir. Yapılan bu değişiklik, yetkili acenteler tarafından tanzim edilen poliçelere ilişkin BSMV?nin de beyan ve ödeme mükellefiyetinin sigorta şirketlerine geçmesi anlamına gelmektedir.
5766 sayılı Kanun?la Gider Vergileri Kanunu?nun 47. maddesine eklenen hüküm ile sigorta şirketleri tarafından sigorta muamelelerine ait beyannamenin, sigorta şirketlerinin kanuni veya iş merkezinin bulunduğu yer vergi dairesine verilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Bu hüküm uyarınca, sigorta şirketlerinin merkez veya bölge müdürlükleri aracılığıyla tanzim ettikleri poliçeler ile yetkili acenteleri tarafından tanzim edilen poliçelere ilişkin BSMV tutarları toplanarak, tek bir beyanname ile sigorta şirketinin kanuni veya iş merkezlerinin bulunduğu yer vergi dairesine verilecektir.
Yine aynı Kanun ile Gider Vergileri Kanunu?nun 31. maddesine eklenen hüküm ile sigorta işlemlerinde matrahın nasıl belirleneceği konusuna da açıklık getirilmiştir. Buna göre sigorta işlemlerinde verginin matrahı, bu işlem dolayısıyla poliçede yer alan prim tutarıdır. Maddenin devamında prim tutarının hesabında, sigorta işlemi dolayısıyla komisyon ve benzeri adlarla sigorta aracılarına yapılan ödemelerin indirim konusu yapılamayacağı hüküm altına alınmıştır.
Yukarıda yer verilen yeni hükümler Kanun?un yayımını izleyen ikinci ayın başında yürürlüğe girmektedir. 5766 sayılı Kanun?un bu ay içerisinde Resmi Gazete?de yayımlandığı varsayımına göre, bu maddelerin yürürlük tarihi 1 Ağustos 2008 olacaktır.
5766 sayılı Kanun?un 12. maddesi ile Katma Değer Vergisi Kanunu?nun diğer istisnaların yer aldığı 17/4-e maddesinde yapılan değişiklik ile sigorta aracılarının sigorta şirketlerine yaptığı sigorta muamelelerine ilişkin işlemlerinin KDV?den istisna olduğuna hükmedilmiştir. Bu değişiklik kapsamında sigorta acentelerinin sadece sigorta şirketlerine yaptığı sigorta muamelelerine ilişkin işlemleri KDV istisnası kapsamında olacağından, yetkili acentelerin sigorta işlemleri dışındaki işlemleri üzerinden KDV hesaplamaları gerekeceği sonucuna varılmaktadır.
Aynı şekilde yetkisiz acenteler ile brokerlerin de sigorta muameleleri dışındaki işlemleri dolayısıyla düzenleyecekleri belgelerde KDV hesaplamaları gerekecektir.
5766 sayılı "Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" 04.06.2008 tarihinde TBMM?de kabul edildi. Söz konusu Kanun ile ilgili olarak genel açıklamalarımız 6 Haziran 2008 tarih ve 074 numaralı sirkülerimizde yapılmış olup, Kanun?un sigorta şirketleri, acenteler ve brokerler açısından önem arz eden hükümleri ise bu sirkülerimizin konusunu oluşturmaktadır.
BSMV Mükellefiyeti Açısından Değerlendirme
Kanun'un sigorta şirketleri ve aracıları için en önemli kısmı Gider Vergileri Kanunu'nun "Mükellef" başlıklı 30. maddesinde gerçekleştirilen değişikliklerdir.
Madde 30: (Eski Hüküm)
?Banka ve sigorta muameleleri vergisini banka ve bankerlerle sigorta şirketleri öder.?
Madde 30: (Yeni Hüküm)
Banka ve sigorta muameleleri vergisini banka ve bankerlerle sigorta şirketleri öder. Sigorta aracıları tarafından yapılan sigorta işlemlerinde de verginin mükellefi sigorta şirketleridir.
Yetkili Sigorta Acenteleri
Gerek yetkili acenteler gerekse de yetkisiz acentelerin yaptığı işlemlerin BSMV ve KDV karşısındaki durumu hakkında mevzuatta açık bir düzenleme bulunmazken, bu konuda verilmiş çok sayıda mukteza olduğu bilinmektedir. Yetkili acentelerin BSMV mükellefiyeti konusu hakkında 31.12.2005 tarih ve 2005/1 sayılı BSMV İç Genelgesi ile muktezalarda yer verilen görüşlere paralel bir düzenleme yapılmış ve yetkili acentelerin aynen bir sigorta şirketi gibi değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Bu düzenleme uyarınca yetkili acentelerin, banka ve sigorta muameleleri vergisi mükellefi olacağı ve yapmış oldukları her nevi muamele nedeniyle lehe aldıkları paraların BSMV'ye tabi tutulacağı kabul edilmiş olmaktadır.
5766 sayılı Kanun?un 25. maddesi ile Gider Verileri Kanunu?nun 30. maddesinde yapılan söz konusu değişiklik ile yetkili acenteler tarafından tanzim edilen poliçelere ilişkin BSMV'nin de beyan ve ödeme yükümlülüğü sigorta şirketlerine verilmektedir. Bu Kanun hükmü yayımını izleyen ikinci ayın başında yürürlüğe girmektedir. Buna göre, 5766 sayılı Kanun?un bu ay içerisinde Resmi Gazete?de yayımlandığı varsayımına göre, 1 Ağustos 2008 tarihinden itibaren sigorta acenteleri tarafından gerçekleştirilen sigorta işlemlerinde de verginin mükellefi sigorta şirketleri olacaktır.
Bu nedenle sigorta şirketlerince kendilerine şirket nam ve hesabına sigortalı ile sigorta sözleşmesi yapma ve prim tahsil etme yetkisi verilen acentelerin (yetkili acenteler), Ağustos/2008 döneminden itibaren BSMV beyannamesi vermelerine gerek olmadığından, vergi dairelerine yazılı olarak başvurarak, Kanun?un yürürlük tarihinden itibaren BSMV mükellefiyetlerini sona erdirmeleri gerektiği kanaatindeyiz.
Ancak yetkili acentelerin Ağustos/2008 döneminden önce düzenleyecekleri poliçeler üzerinden hesaplayacakları BSMV'yi beyan etmeleri gerektiğini hatırlatmakta fayda görmekteyiz. Buna göre 01.08.2008 tarihinden itibaren yetkili acenteler tarafından düzenlenen poliçelere ilişkin BSMV mükellefiyetinin de, aynen yetkisiz acentelerde olduğu gibi sigorta şirketleri tarafından yerine getirilmesi gerekecektir.
Önceki uygulamalarda, BSMV'den istisna olan hayat veya sağlık gibi poliçeler kapsamında sigorta aracıları tarafından elde edilen komisyonlar üzerinden yine aracılar tarafından BSMV ödenip ödenmemesi gerektiği konusunda tartışmalar bulunmaktaydı. 5766 sayılı kanun ile yapılan değişiklik sonucunda, Kanun'un yürürlük tarihinden geçerli olmak üzere bu tartışmaların sona ereceği kanaatindeyiz. Buna göre söz konusu Kanun ile aracıların BSMV mükellefiyetine son verilmiş olacağından, BSMV'den istisna edilen poliçeler kapsamında sigorta aracıları tarafından elde edilen komisyonlar üzerinden, sigorta aracıları tarafından BSMV ödenmesine gerek olmayacağını düşünüyoruz.
Sigorta Şirketleri
Yukarıda da açıkladığımız gibi sigorta şirketlerince, kendilerine şirket nam ve hesabına sigortalı ile sigorta sözleşmesi yapma ve prim tahsil etme yetkisi verilen acenteler (yetkili acenteler) tarafından düzenlenen sigorta poliçeleri üzerinden hesaplanan BSMV?nin yetkili acenteler tarafından beyan edilmesi uygulamasına 5766 sayılı Kanun?un 25. maddesinin yürürlük tarihi itibariyle son veriliyor. Bunun anlamı yetkili acenteler tarafından tanzim edilen poliçelere ilişkin BSMV'nin de sigorta şirketleri tarafından beyan edilecek ve ödenecek olmasıdır.
5766 sayılı Kanun ile Gider Vergileri Kanunu'nun "Beyanname verilme zamanı ve yeri" başlıklı 47. maddesine de sigorta şirketleri açısından önem arz eden bir hüküm eklenmiştir. Eski metinde banka ve sigorta hizmetleri vergisinde beyannamenin, muamelelerin yapıldığı yer vergi dairesine verileceği hükmü bulunmakta iken, bu Kanun ile "Sigorta muamelelerine ilişkin beyanname sigorta şirketlerinin kanuni veya iş merkezinin bulunduğu yer vergi dairesine verilir." hükmü madde metnine eklenmiştir.
Sözü edilen hüküm uyarınca, sigorta şirketlerinin merkez veya bölge müdürlükleri aracılığıyla tanzim ettikleri poliçeler ile yetkili acenteleri tarafından tanzim edilen poliçelere ilişkin BSMV tutarları toplanarak, tek bir beyanname ile sigorta şirketinin kanuni veya iş merkezlerinin bulunduğu yer vergi dairesine verilecektir.
Sigorta şirketlerini ilgilendiren diğer bir hüküm de yine 5766 sayılı Kanun?un 25. maddesi ile Gider Vergileri Kanunu?nun matrahın tanımlandığı 31. maddesine eklenen hükümdür. Bu hüküm ile sigorta işlemlerinde matrahın nasıl belirleneceği konusuna açıklık getirilmiştir. Buna göre sigorta işlemlerinde verginin matrahı, bu işlem dolayısıyla poliçede yer alan prim tutarıdır. Maddenin devamında prim tutarının hesabında, sigorta işlemi dolayısıyla komisyon ve benzeri adlarla sigorta aracılarına yapılan ödemelerin indirim konusu yapılamayacağı hüküm altına alınmıştır.
Sigorta şirketleri açısından yukarıda yapılan açıklamalar kapsamındaki değişiklikler bu Kanun?un yayımını izleyen ikinci ayın başında yürürlüğe girmektedir. Buna göre, 5766 sayılı Kanun?un bu ay içerisinde Resmi Gazete?de yayımlandığı varsayımına göre, yukarıdaki hükümlerin yürürlük tarihi 1 Ağustos 2008 olacaktır.
Brokerler
14 Haziran 2007 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun "Tanımlar" başlıklı 2. maddesinde ?aracı? tanımlanmıştır. Buna göre söz konusu Kanun?daki aracı kavramı, sigorta acentesi ve brokerlerini kapsamaktadır.
Sigorta ve reasürans brokerlerinin yaptıkları muamelelerin BSMV ve KDV karşısındaki durumuna ilişkin olarak bugüne kadarki uygulama genellikle Maliye Bakanlığı tarafından verilen yazılı görüşler çerçevesinde şekillenmiştir.
5766 sayılı "Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 25. maddesi ile Gider Vergileri Kanunu'nun 30. maddesine eklenen cümle ile brokerler tarafından yapılan sigorta işlemlerinde de verginin mükellefinin sigorta şirketleri olacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm ile brokerlerin yaptıkları sigorta muameleleri dolayısıyla BSMV mükellefiyetinin olmayacağı Kanun metnine eklenmek suretiyle konuya yasal zeminde açıklık getirilmiş olmaktadır.
Bu hükmün de yürürlük tarihi, 5766 sayılı Kanun?un bu ay içerisinde Resmi Gazete?de yayımlandığı varsayımına göre, 1 Ağustos 2008 olmaktadır.
5766 SAYILI
AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUNDA VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN
Resmi Gazete: 06.06.2008/26898 (Mükerrer)
MADDE 12 - 25/10/1984 tarihli ve 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun;
a) 17 nci maddesinin (4) numaralı fıkrasının (e) bendindeki "tali acenteler dahil sigorta acente ve prodüktörlerinin" ibaresi "sigorta aracılarının sigorta şirketlerine yaptığı" şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 20 ? 13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinin (4) numaralı alt bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"4) Dengeleme karşılığı; takip eden hesap dönemlerinde meydana gelebilecek tazminat oranlarındaki dalgalanmaları dengelemek ve katastrofik riskleri karşılamak üzere sadece deprem ve mühendislik sigorta branşlarında verilen deprem teminatı için hesaplanan dengeleme karşılıklarından oluşur."
MADDE 25 ? 13/7/1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun;
a) 30 uncu maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"MADDE 30 " Banka ve sigorta muameleleri vergisini banka ve bankerlerle sigorta şirketleri öder. Sigorta aracıları tarafından yapılan sigorta işlemlerinde de verginin mükellefi sigorta şirketleridir."
b) 31 inci maddesinin ikinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
"Sigorta işlemlerinde verginin matrahı, bu işlem dolayısıyla poliçede yer alan prim tutarıdır. Prim tutarının hesabında, sigorta işlemi dolayısıyla komisyon ve benzeri adlarla sigorta aracılarına yapılan ödemeler indirim konusu yapılamaz."
c) 47 nci maddesinin (a) fıkrasının sonuna aşağıdaki hüküm eklenmiştir.
"Sigorta muamelelerine ilişkin beyanname sigorta şirketlerinin kanuni veya iş merkezlerinin bulunduğu yer vergi dairesine verilir."
MADDE 27 - Bu Kanunun;
a) 6 ncı maddesi, 8 inci maddesinin (a) bendi, 8 inci maddesinin (ç) bendiyle 193 sayılı Kanuna eklenen geçici 72 nci madde hükmü ve 19 uncu maddesi yayımını izleyen ayın başında,
b) 7 nci maddesinin (b) bendi 31/12/2007 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde,
c) 8 inci maddesinin (ç) bendi ile 193 sayılı Kanuna eklenen geçici 73 üncü ve geçici 74 üncü madde hükümleri, 10 uncu maddesinin (g) bendiyle 488 sayılı Kanuna ekli 2 Sayılı Tablonun IV- Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar bölümüne eklenen (37) numaralı fıkra hükmü 1/1/2008 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde,
ç) 20, 21 ve 22 nci maddeleri 2008 yılı kazançlarına da uygulanmak üzere yayımı tarihinde,
d) 5 ve 16 ncı maddeleri 6/6/2008 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde
e) 12 nci maddesinin (b) bendi yayımını izleyen gün,
f) 12 nci maddesinin (a) bendi, 18 inci maddesinin (a) bendi ve 25 inci maddesi yayımını izleyen ikinci ayın başında,
g) 9 uncu maddesinin (ç) bendi 1/7/2008 tarihinde,
h) Diğer hükümleri yayımı tarihinde,
yürürlüğe girer.